Sigarayı kül tablasına bırakır gibi bırakırım seni. Öyle kendi kendine yanarsın!
Bizim kimselere şekil koyduğumuz yok. Ama şeklimiz birilerine koyuyorsa sıkıntı yok!
“Kız çocuğu okur mu?” diyen adam! Karını hastaneye götürünce bayan doktor baksın demeyi biliyorsun.
Turşu kurar gibi, hayal kurmayın her hıyarla!
Hamurunu bildiğim insanların şekilleriyle ilgilenmiyorum!
Kalbimi park yerimi sandın, çık dışarıda oyna!
Erkek özlediğini söylemez! Oturur bir sigara daha yakar..
Bizim aklımızın bile almadıklarını, başkalarının midesi nasıl alıyor anlamadım.
Şeytan’ın en büyük dostu, ağzı gevşek, yüreği yavşak olan insandır.
Her iltifata itibar etme! Kurban kesilmeden önce boynu okşanır.
Ben hiç kimseyi öyle yarı yolda filan bırakmam. Aldığım yere geri iade ederim!
Hayatta Üç Çeşit İnsandan Kork; Dağdan İnme, Dinden Dönme, Sonradan Görme.
Ulaşamadığın kadına kaşar demeyeceksin paşam! Biraz delikanlı olup; bu beni aşar diyeceksin! O kadar.
İnsan herkesi almamalı hayatına; özeli olmayanın, özlemi olmaz!
Mazin kirlenmişse lekesi çoksa, güzelliğin neye yarar şerefin yoksa!
Hak edene masadan öyle bir kalkıp gideceksin ki; kendisini garsona bahşiş olarak bırakılan bozuk para gibi hissedecek.
Sana sağır olana, sen dilsiz olacaksın.
Gidişine illa bir isim konulacaksa; “Mal kaybı” diyelim.
İki yüzlü insan pazar tezgahı gibidir? Öne iyilerini koyar, arkası hep çürüktür!
Kafam dağınık olabilir ama kimi nereye koyduğumu asla unutmam!
Bu saatten sonra ben başkasını düşünerek yazarım, sen de üstüne alınarak okursun!
Haklısın güzelim; bizden adam olmaz, aşkı hala kalpte arıyoruz.
Boş versene! Aşk mı kaldı artık? Herkes gördüğünü sever olmuş. Ne olduğuna değil, ne verdiğine bakar olmuş.
Kanı bozuksa, bahaneyi sütte aramanın alemi yok ki...
Bazı aileler çocukları doğduğunda kulağına isim yerine birkaç kez 'adam ol' diye fısıldasaydı, biz de büyümüş hallerini isimleriyle anabilirdik.
Aşk için edilen yeminler yüzünden sığılmayacak cehenneme!
Bazen hayata sağlam bir temizlik gerekir. İçini tüketen aşklara, hırpalanmış dostluklara, yanlış insanlara yol vermek gerekir.
Hani derler ya 'Özün neyse sözün de o olsun' diye. Ben de diyorum ki; özü olmayanın söyleyecek sözü de olmasın!
Keşke hep çocuk kalsaydım diye üzülme sevgilim. Çoğu zaman gözümde yeterince küçüksün zaten.
Bir zamanlar ardından bakar ağlardım, şimdi dönüp arkama bile bakmam. Bir zamanlar uğruna dünyaları yakardım, şimdi şerefsizim bir kibrit bile çakmam.
Hani senin varlığın ‘fifi’ yokluğun da ‘tın’ ya; Benim varlığım ‘olay’ yokluğum çok kötü ‘koyar’..
Herkes kendine yakışanı yapmalıydı, bu yüzden sen de defolup gittin!
Sen! Anca benim falanıma filan olursun. Unutma! Kafamı çevirdiğim an yalan olursun.
Unut beni demişsin hiç düşündün mü sevgilim sen hatırlanmaya değer misin?
Yorum Gönder
1. İçerik konusuyla alakalı olmasına özen gösterin.
2. Aktif link bırakmayın. (Hemen silinir!)
3. Yazım ve dil bilgisi kurallarına uymaya çalışın lütfen.